
Şehir, eski çağlarda Homeros’un İlyada
Destanı’nda geçen Paflagonya Bölgesi’nde yer alır ve bilinen tarihi MÖ 3000’li
yıllara kadar gider. MÖ 3000 ve 4000 tarihli tümülüsler,
Safranbolu'nun insan yerleşimi açısından uzun bir tarihî olduğunu
göstermektedir. Şehir Flaviopolis, Theodoropolis, Hadrianopolis, Germia ve
Dadibra (Dadybra) isimleri ile anılmıştır. Bölgedeki bilinen ilk
medeniyetler Gaspalar ve Zalpalardır. Sırasıyla Hititler,
Frigler,
dolaylı yoldan Lidyalılar, Persler, Helenistik Krallıklar (Pondlar), Romalılar (Bizans),
Selçuklular, Çobanoğulları, Candaroğulları ve Osmanlılar
egemenlik kurmuşlardır.
Şehir Selçuklular tarafından fethedildiğinde adı
Dadibra idi. Safranbolu, Selçuklu Sultanı II. Kılıç Arslan’ın oğlu Muhiddin Mesut Şah tarafından 1196 tarihinde
Türklerin eline geçmiştir. Muhiddin Mesut Şah, Yunan-Bizanslı nüfusa savaşmadan
teslim olmaları durumunda hayatlarını koruyacağına söz vermiş fakat kayıtlara
göre şehir savaşla ele geçirilmiştir. Hristiyanlara ne olduğu hakkında bir
bilgi yoktur. 1213-1280 tarihleri
arasında Çobanoğulları, 1326-1354 tarihleri
arasında Candaroğulları ve 1423 yılından sonra
da Osmanlı Devleti’nin eline geçmiştir.
Selçukluların idaresinde
şehrin adı Zalifre olmuştur ve Sinop-Kastamonu-Safranbolu-Gerede-Söğüt uç
bölgesi durumuna gelmiştir. Sonraki yıllarda şehir Türkmenler ve Bizanslılar
arasında birkaç defa el değiştirmiştir. 1213 ile 1280 yılları arasında
kasabayı, Anadolu Selçuklu Devleti’nin uç beyliği
durumundaki Kastamonu ve Sinop bölgesine
yerleşmiş olan Çobanoğulları Beyliği yönetmiştir.
Daha sonra Çobanoğuları Moğol İlhanlılar’a
vergi vermeye başlamıştır.
1326'da Candaroğulu Süleyman Paşa şehri ele
geçirmiştir. 1332'de Kastamonu'ya
gitmekte olan İbn Battuta ve Kastamonu
Paşasının oğlu vali Ali Bey ile görüşmüştür. İbn Battuta'ya
göre geldiğinde, Hanefi öğretisini öğretmekte olan bir medrese
bulunmaktaydı. Candaroğulları Dönemi ile bölgede
İslami mimari hareketlenmiştir, bu dönemde Gazi Süleyman Paşa Cami kullanılmaktaydı.
Ayrıca eski bir Bizans kilisesi, iki hamam ve çeşitli çeşmeler bulunmaktaydı.
Diğer benzer bir İslami yapılanma ancak 17. yüzyılda olmuştur.
Safranbolu 14. yüzyılın ortalarında ilk defa Osmanlı kontrolüne
geçmiştir ve bu tarihten 1416'a kadar tamamen fethedilene kadar Osmanlı
Devleti ile Candaroğulları arasında bir sınır bölgesi
olmuştur. Bölgeye Osmanlılar Yörükan-i Taraklı olarak bilinen çok
sayıda Türkmen göçebeyi
yerleştirmeye çalışmıştır ve şehrin ismi bu dönemden sonra Taraklı Borlu veya
kısaca Borlu olarak adlandırılmıştır. 18. yüzyılın ortalarında
Zağfiran Polis kullanılmaya başlanmıştır ve daha sonra 19. yüzyılın ortasında
kısa bir süre için Zağfiran Benderli kullanılmıştır fakat 19. yüzyılın son
çeyreğinde Zağfiran Bolu olarak değişmiştir. En son olarak ise Zafranbolu
ve daha sonra Safranbolu şekline dönüşmüştür.
Osmanlı Devleti zamanında özellikle 17. yüzyılda İstanbul-Sinop
kervan yolu üzerinde konaklama merkezi olmasıyla kültürel ve ekonomik olarak en
yüksek düzeyine ulaşmıştır. Aynı devirde Osmanlı sarayı ve devlet adamları
şehre önemli eserler katmıştır.
18. yüzyıldan başlayarak, III. Selim ve II. Mahmud dönemlerinde
de devam eden ve 1850'den
sonra artan İstanbul'a olan belgelenmiş göç ile Safranbolulular sarayda
etkili olmaya başlamışlardır. Göçmenlerin çoğunluğu fırıncılık veya denizcilik
yapmaktaydılar. Xavier de Planhol’a göre 1860’dan başlayarak
Safranbolulular İstanbul'da fırıncılık konusunda tekel kurmuşlardı ve
fırınlarda çalışan yaklaşık her beş kişiden üçü Safranbolu bölgesinden
gelmekteydi. Büyük ihtimalle mevki sahibi ve tanınmış kişiler Safranbolu'dan
akrabalarını, arkadaşlarını veya müşterilerini İstanbul'a
getirmekteydiler. Planhol’a göre Safranbolu'dan İstanbul’a
gelen Yunanların büyük çoğunluğu denizcilik yapmaktaydılar.
1939'da
işletmeye alınan Karabük Demir Çelik Fabrikası ile
Karabük ilgi merkezi durumuna gelmiştir. Safranbolu 1950’lerde Anadolu’da
gerçekleşen modern şehirleşmeden fazla etkilenmemiştir. Bu nedenle mimari
gelenekleri, özellikle yarı ahşap, üç odalı Pontian Yunan stilinde depreme
dayanıklı evleri korunmuştur. UNESCO tarafından 17 Aralık 1994 tarihinde Dünya Miras Listesi’ne alınarak ‘Dünya Kenti’
unvanını almıştır. Dünya Miras Şehirleri Organizasyonunun (OWHC) aktif üyesi
olan Safranbolu’da 2000 yılında
OWHC yönetim kurulu toplantısı düzenlenmiştir.
Yazı Ve Fotoğraf
Sami Çavuşoğlu