
Şehir sokaklarının duvarlarında ki edebiyatın, felsefenin
farkında mısınız? Duvarlara öyle zekâ ürünü yazılar yazılmış ki, artık duvar
yazısı diye bir edebiyattan bahsedebiliriz.
Yazıları okuyunca anlıyorsunuz ki insan yaşadıklarını ancak
bu kadar güzel ifade edebilir ve özetleyebilir. Duvar yazılarının bazen meydan
okuma, bazen hayal kırıklığı ama en çokta aşk içeriyor.
Şöyle bir duvar yazısı yazanın nasıl bir hayal kırıklığı yaşadığını
tahmin etmek zor değil. “Hani iyi ki vardım?” ya da “Yarım kaldı sandım, oysa
tamamı buymuş” diyenin hayal kırıklığını tahmin edebilirsiniz. Pişmanlık
duyanlarda kendini duvarlarda şöyle ifade etmiş “Ben kaybetmeye, ilkokulda
silgiyle başladım” demiş biri, bir diğeri “Yolunda giden her şeyi yolun
kenarından izliyoruz” diye dile getirmiş kaçırdığı hayatı. Birisi teslimiyetini
şöyle yansıtmış duvara “İşimiz Allah’a kaldıysa olmuş bil” Bir diğeri
umursamazlığını yazmış duvara “Herkes bir gün toprak…” ya da “Olursa olur,
olmazsa alıştık zaten” Bir diğeri sevdiğine sitem etmiş “Ben sana aynısını
yapmazdım” diyor. Sevdiğine seslenen bir diğer duvar yazarı “Sen onlar gibi
değildin, anlar gibiydin” diyor. Tamamı zekâ ürünü bu duvar yazıları insanların
içinde bulunduğu durumu çok net anlatıyor.
İnsanlar neden duvara yazı yazma ihtiyacı duyar? Tahmin etmek
zor olmasa gerek. Bu konuda birkaç fikrim var. İçinde bulunduğu durumu duvarlar
vasıtasıyla haykırmak, propaganda yapmak, yalnızlığını, yangınını, aşkını paylaşma
isteği. Daha birçok sebep var ama ana neden yaşadığı derin duyguları (Aşk,
öfke, hayal kırıklığı vs) paylaşma isteği ve tabi ki içinde tutamama,
paylaşmadan duramama durumu.
Bu duygular her zaman hüzün dolu olamayabilir ya da kişi yaşadığı
acıyı her zaman hüzünle kahırla paylaşmayabilir. Duvar yazılarında sevinçten
yazıldığı belli olan yazılar gördüğümüz gibi yaşadığı acıyı ‘Ti’ye alan onu
espriyle ifade edenlere de rastlıyoruz. Biri hayattaki durumunu şöyle ifade
etmiş. “Ben istiyor mutlu olmak. Hayat diyor. Yaw hee hee” Bir diğeri ayrıldığı
sevdiğine şöyle seslenmiş “Her şey üst üste geldi bir sen gelmedin” diğer bir âşık
“Yerle bir oldum senle bir olamadım” diye ifade etmiş çaresizliğini.
İsyan içeren, tehdit içeren aba altından sopa gösteren, propaganda
yapan yazılara bu yazıda örnek veremiyorum. Sokak duvarlarında müstehcen ve
küfür içerikli yazılarda görmek mümkün. Ne yalan söyleyeyim olarda zekâ ürünü
ama onları da bu yazıda kullanamıyoruz.
İnsanoğlu mağara döneminden itibaren duvarlara bir şeyler
yazmadan çizmeden duramamış. Bugünde duramıyor. Kendini duvarlarda ifade
ediyor. Bu çoğunlukla yazı yoluyla olsa da kimi zaman insanlar duvarlara
çizdikleri resimlerle de aşkını, hislerini, yaşadıklarını ifade etme yolunu
seçiyor.
İnsanların içinden taşanları duvarlarda paylaşmasını
anlayabiliyorum ama tarihi eserlerin binlerce yıllık eserlerin üzerinde
paylaşılmalarını aklım almıyor. Tarihi miras bu düşüncesizler yüzünden
kirleniyor ve bozuluyor. Yapmayın!
Duvar yazılarının gelişmiş hali grafiti sanatını oluşturmuş. Orada
mesaj daha renkli, daha keskin veriliyor. Çizim ağırlıklı mesajlar duvarlarda
yer alıyor.
Duvarlara talimat içeren yazılarda yazılıyor “Buraya çöp
dökme” “Park Yapma” vs tabi bu talimatlara çöp döken şöyledir, böyledir; park
edersen filan falan gibi uzantılarda ekleniyor.
Kısaca birileri tarafından sürekli silinen üzeri boyanan,
birileri tarafından da sürekli yeniden yazılan yazılar aramızda sokaktalar.
Umarım bu yazıdan sonra duvarlarda birdenbire beliriveren duvar yazılarına
dikkat edersiniz. Çünkü ne zamana kadar orada kalacaklar kimse bilemez…
Birkaç güzel duvar yazısı örneği ile yazıma son veriyorum.
“Duvar güzelmiş keşke aklıma bir şey gelse…”
“Halimiz itten beter, keyfimiz paşada yok”
“Hayatıma biri girince ben çıkıyorum”
“Umarım şizofrenimdir, hepiniz hayal ürünüsünüzdür.”
“Gidenlere söyleyin geri dönüşler iptal”
“Tekrarımız yok iyi seyirler”
“Baktınız olmuyor, çekilin birde biz bakalım”
“Her gün aklımdan geçiyorsun, insan bir selam verir”
“O da sevecekti, işi çıktı demek ki, yoksa kesin severdi”
“Köpeği boş ver. Sahibine dikkat!”
Yazı Ve Fotoğraf
Ali Sami PALAZ