
YAŞAMAK İÇİN GÜZEL BİR YER
Küba
popülaritesi her geçen gün artan bir ülke. Amerika’nın Küba ile ilişkilerinin
yoluna girmesi, “Küba değişecek, doğal hâlinden eser kalmayacak, bozulmadan gitmek
lazım!” diyenlerin sayısını arttırdı.
Küba,
yeni kıtanın ilk keşfedilen toprağı yani Kristof Kolomb’un karaya ayak bastığı
yer. Adı bir zamanlar bu topraklarda yaşayan yerlilerin dilinde “yaşamak için
güzel bir yer” anlamına geliyor. Bugün bile pek çok insanın aklından geçiyor
Küba’da yaşamak.
ÜLKENİN GENEL YAPISI
Küba’da yaklaşık 11 milyon (2006)kişi yaşıyor. 100
kişiden 65’i beyaz, 25’i melez, 10’u siyah. Halkın %85’i Katolik, %2,5’i
Protestan, %12,5’i diğer mezheplerden. Ortalama yaş: 1958’de 57 iken, 2007’de
77 olmuş.Hasta başına düşen doktor sayısı: 1,156. Okuma oranı: %99,8. HIV/AİDS
hastalığına yakalanan % 0.10 (2003).İşgücünün %21’ini tarım sektörü
oluşturmakta. Şeker kamışı, tütün, turunçgiller, kahve ve pirinç önemli ihracat
kalemlerinden.
Ülkede iki çeşit para
kullanılıyor: Amerikan doları ile eşdeğer olan ‘dövize çevrilebilir peso’ yani
‘peso convertible’ yani ‘CUC’ (kuk), diğeri ise ‘Küba pesosu’ yani ‘peso
Cubana’ yani ‘CUP’ (kup). 1 CUC, yaklaşık olarak 1 Amerikan dolarına eşdeğerde
ve 24 Küba pesosuna. Küba’ya giderken yanınızda Euro götürmek doğru olur. Döviz
bozdururken Euro bozdurmak her zaman daha avantajlı.
DEVLET
DESTEĞİ
Devlet hemen her şeyi vatandaşına sunuyor. Karneyle
her aileye ihtiyacı olan yiyeceği dağıtıyor; tavuk, et, pirinç, patates, şeker,
sabun, şampuan kişi başı ihtiyacı karşılayacak miktarda veriliyor. İş imkânı
sunuyor. Maaşlar arasında en fazla %3’lük fark var. Yani doktorla garson hemen
hemen aynı gelire sahip. Ev kirası yok. Evsiz yok. Hastane, eğitim hizmeti
ücretsiz veriliyor. Eğitim oldukça kaliteli.
BAŞKENT HAVANA’YI KEŞFEDERKEN…
Havana
büyük bir şehir. Bölge bölge gezmek gerekiyor. Habana Vieja yani Eski Havana
denilen yer turistik yerlerin, ünlü caddelerin, meydanların, müzelerin
bulunduğu bölgedir. Centro Habana yani Merkez ya da Orta Havana kalabalık ve
daha düşük gelir grubunun yaşadığı yerdir. Şehrin ana alıveriş caddesi San
Rafael buradan geçer. Vedado bölgesi çoğunlukla orta sınıfın yaşadığı, parklar,
anıtlar, tiyatro ve sinemaların bulunduğu, Havana Üniversitesi’nin ayrı bir
canlılık kattığı, iş merkezleri ile bilinen bir semttir. Miramar ise devrime
kadar zenginlerin oturduğu daha sonra kamulaştırılmış ev ya da büro olarak
kullanılan villalarla doludur. Aynı zamanda zengin yabancı şirketlerin ve
yabancı devletlerin diplomatik temsilciliklerinin bulunduğu bölgedir.
Klasik
arabaları sevenler için Küba tam bir klasik araba cenneti. İnsan baktıkça
zamanın durduğu hissine kapılıyor. Bu arabalar devrime kadar Amerika’dan ithal
edilmiş, ancak ambargoyla beraber ülkeye girişi yasaklanmış.Daha çok Dodge,
Chevrolet, Plymouth, Ford ve Mercury gibi modeller göze çarpıyor.
Havana’da
‘coco-taxi’ diye adlandırılan bisiklet motoruyla çalışan üç tekerlekli sarı
araçlara sıkça rastlıyorsunuz. Bu yumurta şeklindeki sarı renkli
mobiletlerebinmeseniz de mutlaka fotoğraf çektirin. Eski Amerikan arabaları
kadar buraya özgü.
1959
yılında tamamlanmış olan Plaza de Revolucion yani Devrim Meydanı72.000 m²lik
alanı kapsıyor. 1 Mayıs ve 20 Temmuz gibi kutlama günlerinde yaklaşık bir
milyon kişi bu meydanda toplanıyormuş.
Ülkenin
pek çok yerinde dev panolarda ‘Socialismo o Muerte’ (Sosyalizm ya da Ölüm) veya
‘Vina la Revolucion’ (Yaşasın Devrim) sloganlarını görürsünüz. Che ve Fidel
başta olmak üzere tarihte iz bırakan kahramanların fotoğrafları dükkânlarda,
işyerlerinde karşınıza çıkar. Che’nin o ünlü bereli çehresi Küba’nın dört bir
yanında görülebilir.
Atatürk’ün
heykeline Küba’da rastlamak bambaşka bir mutluluk. Fidel Castro, öldüğünde
kendi büstünün dikilmesine bile karşı olmakla birlikte ve başka hiçbir yabancı
devlet adamının büstüne yer vermezken Atatürk’ün büstünü diktirmiş.
PURO ÜRETİMİ ADETA SANAT
Puro
üretimi tarladan başlayıp kutusuna yerleştirilmesiyle sona eren bir sanat
diyebiliriz. Toprağın kalitesinden, tütünün toplanmasına, kurutulma şeklinden,
harman edilişine kadar pek çok detay var.
Havana’daki
Partagos, Küba’nın en büyük puro fabrikalarından biri. 19. yüzyıldan beri puro sarılmakta olan
fabrika, Küba’da görülmeye değer yerlerin başında geliyor.
HEDİYELİK EŞYALAR
Havana’da
hediyelik eşya satan dükkânlarda genelde bez üzerine yapılmış yağlı boya
resimler, tahtadan ve kumaş üzerine yapılmış el sanatları, el örgüsü dantel ve
tığ işi hediyelikler, ‘guayabana’ denilen erkeklerin giydiğipamuklu gömlekler,
Che figürlü şapkalar, tişörtler, çantalar, Fidel, Che veyoldaşlarının anılarını
yaşatan siyah-beyaz resimler, posterler satılıyor.
MÜZİĞİN
VE DANSIN ÜLKESİ
Küba’da Havana başta olmak üzere hemen her yerde
canlı müzik dinleme şansını yakalayabilirsiniz. Ufak çaptaki kafelerde bile
Kübalı müzisyenleri görmek mümkün. Çiçekli gömlekler içindeki, çoğunluğu
Afro-Kübalı olan şen şakrak insanlar müzikleriyle, danslarıyla ziyaretçileri
Küba’ya hayran bırakıyorlar.
KÜBA
MUTFAĞI
İspanyol
ve Karayip karışımı Küba mutfağında domuz eti, deniz mahsulleri, mısır ve siyah
fasulye çokça tüketiliyor. Pizza, hamburger, makarna her yerde bulanabilecek en
ucuz yemekler. Tavuk, yumurta, balık ithal geliyor.
Küba’nın
en bilinen ve her an her mutfakta görebileceğiniz yemekleri ‘congri’ ve
‘tostones’. Congri, Meksika fasulyesi olarak tanınan siyah minik barbunyanın
beyaz pirinç pilavı ile karışımından oluşuyor.
Yazı Ve Fotoğraf
Benian Çulhaoğlu