HIROSHIMA'NIN İNCİSİ MIYAJIMA

Yanımda Tripodum, Üstünde  Fotoğraf  Makinem   ve Değerli  Ada  Sakinleri   Geyik  Arkadaşlarla  Bütünleşmiş,   Huzurlu  ve  Heyecanlı... Japonya’nın  En   Güzel Manzarasına Sahip  Üç Yerinden  Birisinde  Deklanşöre   Basıyorum...

Tarih,  Gelenek,  Yeşillik,  Doğa Harikası Gel-Git ve Işıklar İçinde Bir Ada: MİYAJİMA

Japonya’nın en güzel manzarasına sahip üç yerinden biri olan Miyajima adası, Hiroshima’nın batısında bulunan bir iç deniz olan Seto Inland Denizi’nde yer almakta. Hiroshima’dan Miyajimaguchim istasyonuna gelip, 10 dakikalık feribot yolculuğu ile adaya ulaşmak mümkün. Henüz feribotta seyahat halindeyken bile adanın simgesi olan O-Torii sizi tüm ihtişamı ile karşılamakta. İlk bakışta denizin içinde bulunan ve yüzer gibi görülen bu kapı, deniz çekildiğinde sizi adeta kucaklamaya hazır beklemekte. Gel-Git olayını en güzel şekilde yaşayabileceğiniz yerlerden birisi burası. 60 ton ağırlığındaki O-Torii’nin 16 m. yükseklikteki sütunlarının taşıdığı 24 m genişlikteki eğimli tepe çatısının doğu kısmına “güneş” ve batı kısmına “ay” şekilleri işlenmiştir. Harika bir mimari sunan sütunlar yere gömülü değildir ve sadece kendi ağırlığıyla ayakta durmaktadır. Denizin en yüksek olduğu seviyede suya düşen yansıması harika bir görüntü sergilemekte bize. O-Torii, adadaki en önemli tapınak olan Itsukushima Shinto Tapınağı’nın en büyük kapısı.

Tapınak altıncı yüzyılın ikinci yarısında yapılmış ve sonraları ilaveler yapılmak suretiyle ve geçirdiği yangınlardan sonra tekrar yapılandırılmış olup,  köprüler ile birbirine bağlanmıştır ve 1996 yılında Dünya Kültür Miras Listesi’ne girmiştir. Gece olunca taş fenerler yandığında, tapınak ve 200 m ilerisindeki O-Torii  sizi daha da büyülemekte ve yanından ayrılmak daha da zorlaşmakta.

Itsukushima Tapınağı’nın yukarısında bulunan Tahoto, 15,6 m yüksekliğinde bir pagoda. Alt kısmı kare ve üst kısmı yuvarlak şeklinde bir kombinasyon sunar size. Bir noktadan fotoğrafladığınızda ise O-Torii ile birlikte harika bir kadraj, portfolyonuzda önemli bir yer alır.

Feribot iskelesinde adaya iner inmez sizi adanın sakinlerinden! Geyikler karşılar. Nara şehrinde olduğu gibi, aslında yabani olan bu kutsal arkadaşlar, insanlarla kaynaşarak arkadaş olmayı başarmışlardır. Öyle ki; fotoğraf çektirirken kadraja girmeyi de ihmal etmezler. 

İskeleden Itsukushima Tapınağı’na uzanan cadde, yiyecek ve hediyelik eşya dükkanlarıyla adeta bir  alışveriş cennetidir. Burada kısa bir mola verip, kokusu yol boyunca hissedilen ve kömür ateşinde pişen istiridye yemeden geçmek olmaz. Ben de uzun kuyruğa girip istiridye yemeği ihmal etmedim tabi ki de. Sonuç mu: Oishii.  Ayrıca “momiji manju” (akçaağaç yaprağı şeklinde kurabiye) tatmak da gelenek haline gelmiştir. Ayrıca eski taşıtlardan biri olan ve Japonların el yardımıyla çektiği arabalarla nostalji yaşamanızı tavsiye ederim.

Miyajima Adası kutsal olması yanında büyüleyici bir doğaya sahip. Adanın görülmesi gereken yerlerinden birisi de, en yüksek yeri olan ve Hiroshima’yı da görebileceğimiz bir manzara sergileyen Misen Dağı. Dağa teleferikle ulaşabileceğiniz gibi yürüyerek de çıkabilirsiniz. Mise Dağı’na giderken eteğinde bulunan Momijidani Park’a uğramadan olmaz. Özellikle baharda sakura ve sonbaharda akçaağaçlar harika bir tablo sunar size. Bu zamanlarda park içinde doğanın güzelliğinden ilham alan kişileri resim yaparken fotoğraflamak da ayrı bir zevk.

İskeleden 20 dakika uzaklıkta bulunan ve önemli bir Budist Tapınağı olan Daishoin Tapınağı’nın bahçesindeki merdivenleri çıkarken dua çarklarını çevirmek, üzerinde yazılan duaları okumakla aynı anlama gelmekte.

Toyokuni Shrine, 5 katlı Pagoda,  Omoto Shrine ve Park,  Homotsukan, Kiyomori Shrine,  Daiganji Temple,  Akvaryum,  Miyajima Adası’nda görülmesi gereken diğer yerler olarak listelenebilir.

Dinlenmek ve huzur bulmak istiyorsanız Miyajima Adası’nda birkaç gün geçirmeyi ihmal etmemenizi tavsiye ederim.

Yazı Ve Fotoğraf
PROF. DR. ZERRİN ŞENTÜRK